Nefes Teknikleri İle Göbeğinize Veda Edin
Nefes Teknikleri İle Göbeğinize Veda Edin: Nefesi doğru kullanmak birçok soruna iyi geldiği gibi depresyon ve strese de iyi gelmektedir. Ayrıca doğru nefes almak fazla kiloları da etki yapabiliyor. Yapılan araştırmalar bunu doğruluyor.
Nefes Teknikleri İle Göbeğinize Veda Edin
Nefes tekniklerini doğru kullanmak ve bu şekilde kilo vermek nasıl olur demeyin. Olabiliyor. Fakat bu herşeyi yemek ve hareket etmemekle ve sadece doğru nefes alarak olacak anlamına gelmiyor. Bu yazımızda sizlere kilo vermenize yararı olacak nefes alma tekniklerinden bahsedeceğiz.
Bağdaş Kurunuz
Bunu yere yatarak uygulamayın. Bağdaş kurup yere oturun ve duruşunuza dikkat edin. Omurilik 90 derece dik olmalıdır. Kuyruk sokumu altına yastık koyarak bunu kolaylaştırabilirsiniz.
Rahat Bir Ortam Bulun
Gözleriniz kapalı olsun. Rahatlayın. Yaşadığınız ana odaklanın. Rahat ve sakin olmanız odaklanarak doğru nefes almanızı sağlar.
Burundan Nefes Alıp Verin
Yavaş ve derin bir şekilde burundan nefesi alıp ağızdan verin. Nefes alırken ağız mutlaka kapalı olsun.
Diliniz Firepoint Noktasında
Diliniz firepoint noktası üzerinde olsun.Yani dilin ucu üstteki ön dişlerin arkasında damağa değen yerde olsun.
Dikkatiniz Göğüslerde Olsun
Dikkatinizi göğsünüze vermelisiniz. Asla karnınıza vermeyin. Bu şekilde ağız kapalı olacak ve burundan alınan nefes göğsünüzü dolduracak ki akciğerlerler oksijen ile dolsun.
Nefesinizi Burundan Verin
Oksijenle dolu olan akciğerlerinizdeki nefesi tıslama ile kuvvetle verin.
Nefesin Tamamını Boşaltın
Son olarak hem karın hem de göğsünüzdeki nefesi boşaltın. Göbeğinizi içeri çekerek anüsünüzü sıkın.
Gücünüzü Kullanın
Nefes alırken ve nefesinizi verirken bütün gücünüzü kullanın.
Tok Olmayın
Bu teknikleri uygularken tok olmamalısınız. Buna dikkat edin ve yemeklerden sonra bunu uygulamayın.
Kimler Bu Teknikleri Yapmamalı?
Kalp hastaları, hamileler, yüksek ve düşük tansiyon hastaları, fitık problemi olanlar, regl dönemi yaşayanlar, epilepsi hastaları bu teknikleri kesinlikle uygulamamalıdır.
Nefes süreklidir, başlangıcı ve sonu yoktur, ancak bir nefesin nefes almayla başlayıp nefes vermeyle bittiği fikrine sahibiz. Bu yaklaşımı tersine çevirmeye çalışalım
. Bunu beş dakikalık nefes monitörünün sonunda deneyin. Manipüle etmeye çalışmadan dikkatinizi tekrar nefese verin, ancak her yeni nefesin başlangıcı olarak nefes vermeyi deneyin. Bunu bir dakikalığına yap.
Böylece ters nefes alıp vermekten ne kadar farklı olduğunu göreceksiniz. Nefes vermeye başladığınızda, nefesinize çok daha yakın hissedecek ve pasif bir şekilde izlemek yerine aktif olarak onunla meşgul olduğunuzu düşüneceksiniz.
Bu Değişimin önemli bir psikolojik nedeni var. yön:Ekshalasyonu kontrol etme potansiyeli nefes almaktan daha fazladır.
Çünkü ciğerlerinizden çıkan havayı sıkıştırmak için kaburgalarınız arasındaki irade kaslarını kullanabilirsiniz ve bu kaslar havayı soluduğunuzdakinden çok daha güçlüdür. Daha fazla havanın dışarı çıkmasına izin verirseniz, otomatik olarak daha fazla hava girer.
Nefesi derinleştirmek arzu edilir ve bunu yapmanın en kolay yolu
nefes verme konusunda endişelenmeden, nefes vermeyi her nefesin ilk kısmı olarak düşünmektir. Çin alfabesinde “nefes” için iki kısım vardır; biri “dışa aktar”, diğeri “gir” anlamına gelir ve dışa aktarma önce gelir.